Kalb Allah’ın evi O’nun tecelli ettiği manevi saraydır
Müslümanlar arasında sufiler kalb kırmama hususundaki hassasiyetleri ile bilinirler. Zira kalb Allah’ın evi O’nun tecelli ettiği manevi saraydır. Bu sebeple kalp kırmak sufilere göre şirkten sonra en büyük günahtır. Hadis-i şerifte de “Ey Kâbe, sen Allah’ın evisin Sen mübâreksin fakat bir Müslüman, bir mü’minin kalbini kırsa 70 defa seni yıkmaktan daha büyük günaha girer” buyrulmuştur. Belki bu hadisten yola çıkarak tasavvuf kitaplarında çokça kalp ile Kâbe karşılaştırması yapılmış, kalp kırmanın, gönül yıkmanın Kâbe’yi yıkmaktan daha büyük günah olduğu ifade edilmiştir: Kâbe bünyad-ı Halîl-i Azer’est, Kâbe, Âzer oğlu İbrahim’in bina ettiği taş bir yapıdır. Dil nazargah-ı Celil-i Ekber’est, Kalp ise Hakk’ın nazargahı ve O’ nun eseridir. Maddi ilişkilerin ön plana alındığı günümüzde maalesef kalp kırmama hassasiyeti Müslümanlar arasında azalmaya başlamış, Müslümanları incitmenin en büyük günah olduğu unutulur olmuştur. Kazanma hırsı ve dünya sevgisi gözleri bürüdüğü